Buradasınız
Düşüncemiz yaşadığımız olayların belirleyicisidir. Aynı olayları tekrar tekrar yaşamamızın sebebidir. O durumun içinde kalmaktan yorulduğumuz da çözümü bambaşka yerlerde ararız.
Bazen yoğun iş temposunda, bazen bir ilişki de, bazen kendimizi bağımlı kıldığımız şeyler de. İçki sigara yemek ,alışveriş vb. gibi.
Dönüp dönüp istemediğimiz bu durumdan kurtulmak için etrafımıza birer sınır gibi dizdiğimiz alışkanlıklardan ve ilişki biçimlerinden medet umarız. Oysa ki hepsi bizi yine aynı noktaya her seferinde daha da ağırlaşmış olarak taşır.
Aslında tek bir kaçış vardır o da kendimize doğru olan. ..
O zaten neye ihtiyacı olduğunu bilir. Tek yapmamız gereken başka aynalar da kendimizi iyi görmeye ve göstermeye çalışmaktan vaz geçip olan halimizle olduğumuz gibi gözümüzün içine bakmaktır.
Bunu ben bir bardağın içindeki suya batırılmış kaleme benzetiyorum. Bardağın dışından baktığımız da -su duygu ve düşüncelerimiz diyelim biz de ortadaki kalemiz- bardaktaki kalemi kırık görmemize sebep olur. O duygu ve düşüncelere batmış kalemi bardaktan çıkardığımızda kalem sağlamdır .
Bugün olanı olduğu haliyle gördüğümüz gün olsun. Kendini gözleyebilmek ve kaçmak yerine sevgiyle yüzleşebilmek en güzel şifadır .